Belediye şirketlerine çekidüzen verilmeli

Belediye şirketlerine çekidüzen verilmeli

Belediyelerin hizmet ve görev alanlarında kurdukları veya ortak oldukları Belediye Şirketleri bağımsız bü

İran… Türkiye… ‘Others’…
Anti-FETÖ fight to top agenda of Erdoğan-Trump talks
Ordu'da üniversite öğrencisinin bıçaklı saldırıda öldürülmesiyle…

Belediyelerin hizmet ve görev alanlarında kurdukları veya ortak oldukları Belediye Şirketleri bağımsız bütçeli özel hukuk tüzel kişileridir.

Her ne kadar özel hukuk tüzel kişileri olsalar da ihale kanunu gibi bir takım mevzuata tabi olduklarından kısmen kamu hukukuna da tabidirler.

Özellikle 1980’li yıllardan sonra belediye hizmetlerinin özelleştirilmesinde bu kuruluşlar etkin rol oynamaya başlamış ve günümüzde önemleri son derece artmıştır.

**

Belediye şirketleri, yerel düzeyde toplumun artan hizmet talebini ve çeşitliliğini karşılamak için pazarlanabilen mal ve hizmet üreten işletmeler. Söz konusu mal ve hizmetler genel olarak belediyenin görev alanına girmekte ve sosyal fayda niteliği de taşımaktadır.

Belediye şirketlerinin kuruluş amaçları genel olarak;

* yerel düzeyde kamuya etkin ve hızlı hizmet sunulması,

* özellikle ticari açıdan kârlı yerel imkânların kamuya kazandırılması,

* vesayet denetimi ve karmaşık bürokratik prosedürlerden kurtulma isteği,

* temel ihtiyaç maddelerini makul fiyatlarla tüketicilere sunulması,

* bazı alanlarda kalkınma girişimlerinin desteklenmek istenmesi

* esnek mevzuat sayesinde sorunlara hızlı ve pratik çözümler bulunması v.s. belirtilebilir.

**

Her ne kadar Belediye Şirketleri toplumsal fayda amaçlı kurulmuş olsa bile, uygulamada kamu kaynağının sahipsizliği düşünüldüğünde (devlet malı deniz… metaforunu bu toplum üretti) bu genel amaçtan bir hayli sapıldığı görülecektir.

Belediye yönetimlerikişisel ve politik çıkar kaygısıyla belediye şirketlerinin piyasa koşullarına göre yönetilmemesine, aşırı personel istihdamına, denetimsizliğe duyarsız kalmaktadır. Ayrıca bazı belediye yönetimlerinin belediye şirketlerinin yönetim kurulu üyeliklerini ek gelir kapısı olarak görmesi (ki bu durum – son zamanlarda medyaya da yansımış- belediye şirketlerinde belediye başkanlarının kendilerini veya ‘sevdiği’ ya da sevmek zorunda kaldığı kişileri şirketlerin yönetim kurullarına ataması) belediye şirketlerinin amaçlarından saptığının başlıca ipuçları olarak gösterilebilir.

**

Belediye şirketleri, önceden Bakanlar Kurulu Kararı ile kurulurken, yeni sistemde Cumhurbaşkanı izniyle kurulmaktadır.

Bu yöntemle merkezi idare yerel idare üzerinde vesayet yetkisini kullanmak ve denetimini güçlendirmek istese de, fiili durumda belediyeler şirket kurma yerine, kanunun açıklarından faydalanarak, kurulmuş şirketi hibe almakta ve bu izinlerden kurtulmaktadır.

Belediye Şirketleri temel ilke olarak toplumsal faydayı gözetmek durumunda olsalar da, ticari esaslara göre faaliyette bulunan şirket olmanın gereği kâr amaçlamalı ve kârlarını belediyeye aktararak belediye bütçesine katkı vermeliler.

Oysa, Belediye Şirket yönetimlerinin profesyonel yöneticilerden oluşmaması (liyakat esası gözetilmeden belediye bürokratlarından atanması), kamu kurumu mantığıyla yönetilmeleri, politik ve kişisel saiklerle belediyenin arka bahçesi olarak görülmeleri ve mevzuat esnekliğinden de faydalanılarak imkânlarının hoyratça kullanılmalarıbelediye şirketlerinin büyük bir kısmının zarar etmesine neden olmaktadır.

Belediye şirketleri kâr etmeseler de kamu hizmeti ve kamu yararı düşünülerek en azından başabaş noktasında faaliyetlerini devam ettirmeleri ve belediye bütçesine yük olmamaları gerekir.

**

Belediye şirketleri gerek kanunlar açısından esnek davranabilme, gerekse yeterince denetlenmemesebebiyle belediye mevzuatının koyduğu kısıtlamalardan kurtularak belediye tarafından yapılamayan usulsüz işlemlerin rahatça yapıldığı yerler olarak görülmektedir. Bu durum Belediye Şirketlerini yolsuzlukların odağı haline getirmiştir.

Diğer yandan, Belediye Kanunu uyarınca personel giderlerine getirilen kısıtlama nedeniyle, belediye hizmetlerinin görülmesi için gerekli personel istihdamında belediye şirketlerinden yararlanılması bir çıkış yolu olarak kullanılmaktadır.

En önemli sorunlardan birisi de Belediye Şirketlerinin kuruluş, örgüt yapısı ve görevlerini düzenleyen bir çerçeve yasanın bulunmaması ve mevcut mevzuatın dağınıklığıdır.

**

Belediye şirketleri özel hukuk tüzel kişileri olmaları, kâr amacı gütmeleri, daha hızlı ve etkin hizmet sunabilmeleri amacıyla serbest hareket edebilmeleri onları denetimsiz bırakmamalıdır.

Serbestçe politika belirleyen ve kamu kaynağı kullanan Belediye Şirketlerinin, kendilerine yüklenen misyonu tatmin edici düzeyde yerine getirebilmeleri için, dağınık mevzuatın özel, tek ve detaylı bir çerçeve yasayla yeniden düzenlenmesine acil ihtiyacı vardır.