Doldur, boşalt; hikâye anlatmaya devam et!

Doldur, boşalt; hikâye anlatmaya devam et!

Milli Savunma Bakanlığı, YPG-PKK terör örgütünün Tel Abyad Hapishanesindeki en az 800 DEAŞ’lıy

Abdest nasıl alınır?
أردوغان: نريد تسليم منبج لأهلها.. ماذا عن اتفاق الأسد مع 'ي ب ك'؟
تشاووش أوغلو: سنواصل وجودنا بأفغانستان طالما كانت هناك حاجة

Milli Savunma Bakanlığı, YPG-PKK terör örgütünün Tel Abyad Hapishanesindeki en az 800 DEAŞ’lıyı serbest bıraktığını açıkladı!

Başta Sarı Kovboy olmak üzere ABD’yi yönetenler ağızlarını her açtıklarında “YPG, IŞİD’le mücadelemize yardım ediyor” hikâyesini anlatmaya bayılıyorlar ya…

MSB’nın işbu açıklaması, ABD’nin düzenbazlığını açığa vuruyor.

“CIA Yapımı” IŞİD; ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde bir PKK devleti kurma planına “ters manyel” yöntemiyle yardımcı olmak üzere “Doldur, boşalt” taktiği ile sahada oynatılan “kontra” bir terör örgütüdür.

*

Trump, başkanlık seçimi kampanyası sırasında ne demişti:

“IŞİD’i Obama kurdu. Yardımcılığını da sahtekâr Hillary yaptı!” (11 Ağustos 2016)

*

YPG-PKK’lıların 800’den fazla DEAŞ’lıyı serbest bırakması; Haydut ABD’nin sahne arkasından kontrol ettiği terör örgütüne “yeni bir rol/yeni bir kontra görev verdiği” anlamına geliyor.

Bu yeni görevin “kıyafeti” veya “tabelası” ne olursa olsun; hedefleri TSK’dır, Türkiye’dir!

FİKRİ TAKİP

Sarı Kovboy Trump’ın “Bağdadi’nin ölü olarak ele geçirildiğini” açıklamasının üzerinden tam 24 gün geçti:

Amerika Birleşik Sahtekârlar Devleti; halen daha, Bağdadi’nin cesedine ait bir tek fotoğrafı veyaherhangi bir görüntüyü dünya kamuoyuna sunamadı!

Yani, nedir?

Washington, İngiliz tabloid basınının şu çürütücü ilkesini uygulamayı pek seviyor:

-Gerçeğin, “iyi bir kurguyu, öyküyü” bozmasına izin verme!

AMERİKAN TIRAŞI

Trump, şimdiye kadar kaç defa “Suriye’den hemen çekiliyoruz” dedi?

O kadar çok ki; artık saymayı bıraktık!

Bir de ABD’nin Savunma Bakanı Mark Esper var…

“Çekilme tamamlandığında, 500-600 askerimiz orada kalacak” diyerek alenen aklımızla alay ediyor!

Türkçesi şudur: “Çekiliyoruz ama çekilmiyoruz!”

*

Düzenbaz ABD, Suriye’ye demir atmış durumda:

Suriye’deki petrol sahaları, ABD’nin kötü iştahını kabartıyor!

Haseke’deki beş üslerine iki üs daha ekliyorlar!

PYD-YPG-PKK terör örgütüne komuta etmeyi itina ile sürdürüyorlar…

“Güvenli Bölge” mutabakatını ihlal etmeye devam ediyorlar!

NATO&ABD VE 28 ŞUBAT

Dünkü yazımızda sözünü ettiğimiz, NATO muhibbi Derin Hanımefendi…

Youtube’ta yer alan Mehmet Ali Birand’ın 28 Şubat belgeselinin tek parçalık “podcast” versiyonunu, twitter hesabında paylaşmış:

Yani? Narkoza devam!

Birand’ın, yıllardır yere göğe sığdırılamayan siyasi belgeselleri mi; aslında politik hadiselerin arka planını, derindeki boyutunu “hasıraltı etme” işlevi görmüştür!

*

Gazetecilik/televizyonculuk kariyeri boyunca…

İnan Kıraç’ın (Vehbi Koch’un damadı) himayesi altındaydı; Birand!

“Derin Galatasaray” diye bilinen Kıraç; çok uzun yıllar önce, Birand’ın Galatasaray Lisesi’nden ağabeyi idi…

28 Şubat sürecinde, Kıraç; “Büyük Sermayenin Hizmetkârı” Çevik Bir’i arayıp “Birand’a kefil olduğunu” söylemiştir!

BAKINIZ, NE YAZMIŞTI?

Birand’ın 28 Şubat’taki (1997) MGK toplantısından üç gün sonra neler yazdığını bu vesileyle hatırlayalım:

Olanlar, oldu. Siyasilerimiz yine boşluk yarattılar.

Normal koşullarda Meclis’te görülmesi gereken bir hesap MGK’da görüldü. Asker, siyasi yaşamımızda balans ayarını veya ince ayarını tamamladı…

Kendi düşen ağlamaz. Bundan böyle kimsenin şikâyete hakkı yok…

Askerin tutumunun demokrasi ile bağdaşmadığını da söylemeyin…” (Sabah, 3 Mart 1997)

PANAMA TERZİSİ

Üç yıl önce patlayan Panama Belgelerinde Türkiye Dosyası da açılmıştı!

Orada, “offshore hesabı” açtıklarından bahisle listelenmiş Türkiye’den 684 isim arasında “Komprador Burjuvazinin önde gelen isimlerinden” Mösyö Kıraç’ın adı da yer alıyordu!

O günlerde; John Dündar, Panama Belgelerinden sızan isimleri “AKP’nin gözde işadamlarına” odaklanıp Amerikancı Cumhuriyet’in manşetine çekerken…

Mösyö Kıraç’la birlikte listedeki M. Ali Birand ve eşi hanımefendinin isimlerini de “hasıraltı etmişti!”

*

Şimdilerde, kaçak olarak yaşadığı Almanya’da Türkiye aleyhine faaliyetlerine “tam gaz” devam eden John Dündar mı; 32. Gün programından Mehmet Ali Birand’ın talebesiydi.