Hafta sonu geldi ve hala bir planınız yok mu? ‘Kültür sanat etkinliğine mi gitsem yoksa uzun yürüyüş
Hafta sonu geldi ve hala bir planınız yok mu? ‘Kültür sanat etkinliğine mi gitsem yoksa uzun yürüyüş ile kafamı mı dinlesem?, ailecek vakit mi geçirsem yoksa şehirden mi uzaklaşsam?’ diye kararsızsanız size 5 farklı gezi rotası çıkardık.
‘Hafta sonu ne yapmalı?’ diye kara kara düşünenlerin reddemeyecekleri gezi rotaları, haftanın yorgunluğunu çıkartmak için bire bir. İstanbul’da seçtiğim 5 farklı yer ile artık sizin de bir hafta sonu planınız var. İşte İstanbul’da gezilecek 5 yer:
Doğa yürüyüşleri için: Belgrad Ormanı
‘İstanbul’un karmaşasından sıkıldım artık’ diyenlerdenseniz size doğa ile baş başa kalabileceğiniz bir yer tavsiye ediyoruz. Şehrin gürültüsünden uzak, sonbahar ile pastel tonlarına bürünen Belgrad Ormanı, kafa dinlemek isteyenler için bire bir.
İçerisinde bulunan 6 kilometrelik yürüyüş ve koşu parkuru ile Avrupa Yakası’nın en çok bilinen ormanlık alanı Belgrad Ormanı’nda rota dışına çıkıldığında çok güzel dere ve göletlere de rastlamak mümkün.
Toprak ananın kollarında güzel bir yürüyüş sonrası kahvaltı pikniği yapmak buradaki en güzel alternatiflerden biri.
Kültür sanat etkinliği için: Üsküdar’daki Abdülmecid Efendi Köşkü
16. İstanbul Bienali süresince yaklaşık 100 kişiniz ziyaret ettiği “İçimdeki Çocuk” sergisi yoğun ilgi üzerine uzatıldı.
Sergi 29 Aralık tarihine kadar gezilebilir.
Abdülmecid Efendi Köşkü’nde bulunan sergiyi hala görmediyseniz hafta sonu bu fırsatı kaçırmayın. Türkiye’den ve dünyadan 60 kadar sanatçının 17’inci yüzyıldan günümüze geniş bir döneme yayılan 100’den fazla yapıtını bir araya getiren sergi, resimden fotoğrafa, heykelden yerleştirmeye çok çeşitli teknik ve malzemelerle üretilmiş işleri odağına alırken, ziyaretçilerini, zamanla kaybetmeye yüz tuttukları içlerindeki çocukları dinlemeye davet ediyor.
Sergiyi Pazartesi hariç haftanın her günü 11.00 ile 19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilirsiniz.
Kısa bir Türkiye turu için: Miniatürk
Çocuklu aileler ya da genç gezginler için bir diğer seçenek Beyoğlu Sütlüce’de bulunan Miniatürk. Türkiye’nin en gözde mimari eserlerinin ve değerlerinin minyatür ölçeklerde tasarlanıp, ziyaretçilerin ilgisine sunulduğu Miniatürk ile ülkemizde bulunan harika yapıları bir arada gezip görebilirsiniz.
Haliç kıyısında yer alan Miniatürk’e giderek Batı’dan Doğu’ya, Kuzey’den Güney’e Türkiye’yi keşfe çıkabilirsiniz.
Gezi sonrası sahil hattında yürüyüp, kıyı boyunca sıralı olan mekanlarda Sütlüce’nin meşhur uykuluğunu tadabilirsiniz.
Arkadaşlarla bisiklet turu için: Büyükada
Yoğun çalışanların en çok şikayeti aradaşlarına vakit ayıramamak. O halde hafta sonu Büyükada’da arkadaşlarınızı bisiklete binmeye davet ederek renkli bir gün geçirebilirsiniz.
Büyükada’da bsiklet ile yolunuzu kaybetmek isteyebilirsiniz.
Hatta Büyükada’da bir gün konaklayarak unutulmaz bir kaçamak yapabilirsiniz. Akşam olduğunda adadan kalabalık çekildiğinde kahvelerdeki yerlilerle sohbet edip, arkadaşlarınızla keyifli anlar yaşabilirsiniz.
Büyükada’ya günübirlik Kadıköy, Bostancı, Eminönü ya da Beşiktaş’tan kalkan vapur ya da motorlar ile ulaşabilirsiniz.
Dondurma yemeyi ihmal etmeyin bizden demesi.
Tatil kasabasından bir parça: Anadolu Hisarı
Anadolu hisarı, İstanbul’un boğaz olarak bildiğimiz Karadeniz’in Marmara denizine usulca uzanan dar geçidinin çevresi.
İstanbulluların vazgeçemediği yerler arasında ilk sırada.
Tarihi açıdan da önemli bir geçmişe sahip olan İstanbul, yaşanmışlığın izleriyle bizlere eşsiz bir manzara, keyifli bir İstanbul seyri sunuyor. Anadolu yakası bölümünde yer alan arasında olan Anadolu Hisarı, Yıldırım Beyazıt tarafından 1395 yılında inşa edilen bir yapıt.
Anadolu hisarında Göksu Deresi etrafında kahvaltı yapabilir sonrasında Anadolu hisarı ve Küçüksu Kasrı’nı gezebiliriz.
ÖZGÜN
Sömestr (15 tatil) tatilinde neler yapılır?
FOTOĞRAF 16
Büyülü bir masal diyarı: Strazburg
Sömestr tatilini değerlendirmek isteyenler için güzel bir önerimiz var. Fransa söz konusu olunca akla hiç kuşkusuz Paris gelir, Fransa’nın kuzeyinde, Alsaz bölgesinin başkenti olan Strazburg, Paris’in griliği ve melankolisinin yanında göz alıcı mimarisi, yüzyıllık ağaçları, nehrin üzerine kurulmuş şirin köprüleriyle büyülü bir masal diyarı.