Uluslararası para fonu (IMF) IMF, ABD'nin New Hampshire eyaletinin Bretton Woods kentinde 1-22 Temmuz 1944 tarihleri arasında bir araya gelen 45 ülke
Uluslararası para fonu (IMF)
IMF, ABD’nin New Hampshire eyaletinin Bretton Woods kentinde 1-22 Temmuz 1944 tarihleri arasında bir araya gelen 45 ülkenin 27 Aralık 1945’te ana sözleşmeyi imzalamalarıyla kuruldu ve 1 Mart 1947’de finansal operasyonlarına başladı.
IMF’nin temel amacı, uluslararası parasal işbirliğinin geliştirilmesini sağlamak, uluslararası ticaretin dengeli bir şeklide gelişmesine yardımcı olmak, çok taraflı ödemeler sisteminin kurulmasına destek olmak, ödemeler dengesi sıkıntısı çeken üye ülkelere gerekli geri dönüş önlemlerini almak kaydıyla yeteri kadar maddi destekte bulunmak, üye ülkelerin ödemeler dengesi sorunlarının derecesini ve süresini düşürmektir.
Uluslararası Para Fonu ya da daha çok bilinen kısaltmasıyla IMF (International Monetary Fund), küresel finansal düzeni takip etmek, borsa, döviz kurları, ödeme planları gibi konularda denetim ve organizasyon yapmak, aynı zamanda teknik ve finansal destek sağlamak gibi görevleri bulunan uluslararası bir organizasyondur.
Ne zaman ve hangi yerde kuruluştu?
1944 yılında ABD’nin New Hampshire eyaletindeki Bretton Woods’da kurulan ve 1947’de fiilen çalışmaya başlayan milletlerarası ekonomik meselelerle uğraşan bir teşkilattır. IMF “küresel para iş birliği, finansal istikrarı sağlamak, uluslararası ticareti kolaylaştırmak, yüksek istihdam ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi teşvik, ve dünya çapında yoksulluğu azaltmayı teşvik etmek için çalışan, 189 ülkenin üye olduğu organizasyondur.
Kuruluşun belirtilen hedeflerinde, ödemeler dengesi ihtiyaçlarını karşılamak için üye ülkelerin mali kaynaklarını kullanılabilir hale de getirmekte dahil olmak üzere uluslararası ekonomik iş birliği, uluslararası ticaret, istihdam ve döviz kuru istikrarını teşvik edilmesi olarak tanımlanmaktadır. IMF’nin merkezi ABD’de, Washington, DC’de bulunmaktadır.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarından sonra milletlerarası ekonomik meseleler karışık hale gelmiş, I. Dünya Savaşı’ndan sonra düşülen ekonomik buhranla savaş sonrası ekonomik depresyonlar da ekonomik ilişkileri tehdit eder bir vaziyet almıştı.
Yardım için tesis edildi!!!!
Avrupa devletlerinin II. Dünya Savaşı sonrası bozuk ve depresyon içindeki ekonomik durumlarının aksine Amerika Birleşik Devletleri’nin savaş boyunca ihracatının altın stoklarının artması, ekonomik bakımdan yardım yapacak tek ülke durumuna gelmesine sebep oldu.
ABD, Avrupa devletlerine doğrudan yardım yapmak yerine mali müesseseler kurarak yardım yapılması taraftarı oldu ve 1944 yılında Bretton Woods’ta 45 devletin iştirakiyle bir takım kararlar alındı. Bretton Woods Antlaşması’nda; birisi, Milletlerarası Para Fonu, diğeri, Milletlerarası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD) yahut kısaca Dünya Bankası isimleriyle iki ekonomik müessesenin kurulması kararlaştırılmıştır.
Pek’ amaçları nedir ?
Milletlerarası ticaretin dengeli şekilde gelişmesini üye devletlerin tam istihdama ve yüksek büyüme hızına ulaşmasına imkân hazırlamak;
Ödemeler dengesi güçlüklerinin çözümünde yardımcı olmak;
Kambiyo istikrarını kurmak ve tek taraflı değer düşürmelerine mani olmak;
Çok taraflı dış ödemeler sisteminin kurulmasını sağlamak.
Bu gayeleri sağlamak için fona üye ülkelerin girmiş olduğu bazı taahhütler de şunlardır:
Dış turizm de dahil olmak üzere dış ticaret muamelelerinde döviz kontrol ve tahditlerini önlemek;
Milli para biriminin altın veya dolar olarak paritesini tespit ve fona tescil ettirmek;
Fona tescil edilen pariteyi değiştirmemek ve ancak tediye bilançolarındaki bünyevi değişikliklerde, çok zaruri hallerde değer düşürmeye gitmek (% 10’a kadarki develüasyonlar da muhtar kılınmış, aşan miktarlardaki değer düşürmeler için izin alma keyfiyeti getirilmiştir.);
Üye ülkelerin altın mukabilinde döviz alıp satabilmeleri, müstahsil ülkelerin altın satmaları serbest bırakılmıştır.
IMF/Dünya Bankasının Askeri Rejimler ve Diktatörlüklerle ilişkisi nasıl oluyor?
Bretton Woods enstitülerinin dünya ekonomisine özellikle soğuk savaş yıllarındaki etkisi çok tartışılmıştır. IMF’nin kasıtlı olarak Amerika ve Avrupa menşeli şirketlerle iyi ilişkiler kuran askeri diktatörlükleri desteklediği iddia edilmektedir.
Hatta bazı eleştirmenler IMF’nin demokrasi, insan hakları, işçi hakları konularına olumsuz hatta saldırgan bir tutum sergilediğini iddia etmektedirler. Bu düşünceler dünyadaki küresellik karşıtı harekete ivme kazandırmıştır.
IMF taraftarları ise IMF’nin asıl gücünün veya görevinin demokrasi değil ekonomik istikrar olduğunu, ekonomik istikrarın da demokrasinin temel taşı olduğunu iddia etmektedirler.
Dünya Bankası ve Türkiye
Dünya Bankası Grubu 1945’te IMF ile birlikte kurulduğu için bu iki kuruluşa “Bretton Woods İkizleri” de denmektedir. IMF ve Dünya Bankası yönetim şekli ve organizasyon yapısı bakımından birebir aynıdır. Dünya Bankası’nın temel amacı, gelişmiş ülkelerin mali olanaklarının gelişmekte olan ülkelere (GOÜ) aktarılarak dünya genelinde insanların yaşam kalitelerini artırıp fakirliği azaltmaktır. Dünya Bankası, bu amacını GOÜ’ye sağlamakta olduğu proje ve programlara kredi sağlamak suretiyle gerçekleştirmektedir.
Türkiye’nin sahip olduğu iç ve dış borç stoku son yıllarda katlanarak artmış olmasına rağmen Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla içindeki payı %40’ların altında ve birçok Avrupa ülkesine göre iyi durumdadır.
Lakin bu borcun büyük oranla yurt dışından temin edilmiş olması döviz kur riskini beraberinde getirmekle birlikte sağlam olmayan ekonomik alt yapı da bu oranları tehdit edebilecek düzeydedir. Türkiye’nin IMF ve Dünya Bankası gibi kurumlara olan borcunun azalması veya bitiyor olması iyi bir gelişme olarak kaydedilse bile borcun azaltılması veya hiç alınmaması durumu devam ettirilebilmelidir.
Yurt içinden ucuza uzun vadeli borçlanabilen, ekonomik ve mali yapısı daha güncel kanunlarla belirlenen ve kısa vadeliden ziyade uzun zamanlı projeler gerçekleştiren bir Türkiye ancak IMF ve Dünya Bankası gibi kurumlardan kredi almayan bir konuma gelebilir.
Bu kuruluşlara fon ve destek sağlanması ve yönetimlerinde daha etkin ve önemli rol oynanması için de daha sağlam bir ekonomik ve mali yapıya sahip bir Türkiye gerekmektedir. Ancak bu şekilde Türkiye, ABD’nin egemen olduğu uluslararası ekonomik ve para düzeninde söz sahibi olmaya başlayabilir.
IMF’den Türkiye
Terör örgütleri adına casusluk yaptığı iddiasıyla yargılanan papaz Andrew Brunson’un 2 yıllık tutukluluğunun ev hapsine çevrilmesi sonrası ABD ile başlayan krizin, dolar/TL kuruna etkisi sürüyor. Kurun en son 5.42’ye ulaşması sonucu yeniden Türkiye gündemine giren IMF, konuya ilişkin olarak açıklama yaptı.
Mail yoluyla Bloomberg News’in sorularına yanıt veren kurum, “Türkiye’nin IMF’ye fon başvurusuna dair işaret yok” dedi.
“Türkiye hükümetinden mali yardım isteme niyetinde olduklarına dair bir işaret almadık. Türkiye ile ilgili görüşlerimizi 4. bent raporu ile belirtmiştik.”
COMMENTS