Bayram Tatili

Bayram Tatili

Resmi tatiller 2018’de hangi günlere denk geliyor, 2018’in tatil günleri hangileri… Bir fırsat bulup yılın stresinden kurtularak dinlenmek isteyen vat

İsrail, Suriye’de İran’ın “Kudüs” kuvvetlerine saldırdığını doğruladı
2019’da Türkiye’yi ne bekliyor: Milli Piyango’ya endeksli kriz!
Muğla’daki orman yangını için İki köy boşaltıldı

Resmi tatiller 2018’de hangi günlere denk geliyor, 2018’in tatil günleri hangileri… Bir fırsat bulup yılın stresinden kurtularak dinlenmek isteyen vatandaşlar yeni yılda hangi günler tatil sorusunu soruyor.

Yaz dönemine gelen Kurban Bayramı ise 9 günlük tatiliyle şimdiden birçok kişinin tatil planlarını süslüyor. 2018 yılının resmi tatil günleri haberimizin devamında.

2018 RESMİ TATİL GÜNLERİ

Ramazan Bayramı’nda 4 gün yapılacak tatilden iki buçuk ay sonra 9 günlük Kurban Bayramı tatili göze çarpıyor. Resmi tatiller arasına son olarak eklenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü, pazar gününe denk geldiği için ekstra tatil olmayacak.

Cumartesi günü kutlanacak olan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda ise ekstra bir tatil yapılmayacak. 19 Mayıs’tan sonra bu kez sırada Ramazan Bayramı var. Ancak Ramazan Tatili’nde uzun bir tatil gözükmüyor. Arefe günü 14 Haziran Perşembe gününe denk geliyor.

Dolayısıyla resmi tatil günleri perşembe öğleden sonra ile birlikte Cuma, Cumartesi ve Pazar. Çalışanlar, zaten iki günü hafta sonu olan 3.5 günlük bir tatille yetinmek zorunda.

KURBAN BAYRAMI NE ZAMAN?

2018’in ilk dini bayramı olan Ramazan Bayramı’nın hafta sonuna denk gelmesi nedeniyle kısa bir tatil yapan vatandaşların gözü kulağı Kurban Bayramı’ndaydı. Özellikle yaz tatiline gidemeyenler, hükümetten gelecek açıklamaya kilitlenmişti. “Kurban Bayramı tatili kaç gün olacak?” sorusuna yanıt geçtiğimiz günlerde geldi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, basın toplantısında, tatil takvimini duyurdu.

Karara göre, bayram tatili 18 Ağustos Cumartesi gününden itibaren başlayacak ve 26 Ağustos Pazar gecesi sona erecek.Kurban Bayramı özel sektör için 8 gün olmayacak. Özel sektör çalışanları idari izin tatilinden yararlanamayacak.

9 günlük idari izin tatilinden yalnızca kamu kurum ve kuruluşlarındaki çalışanlar (memurlar, devlet dairelerinde, kurumlarında çalışanlar) yararlanabilecek.

İdari tatil sadece 657 sayılı kanuna tabii devlet memurlarını kapsamaktadır. İdari izin devlet memurlarını kapsamaktadır, özel sektör çalışanları bu izinden faydalanamaz.

Tüm devlet dairelerine ve 657 sayılı kanuna dahil olan devlet memurları, idari tatil kapsamında 10 gün tatil yapacaklar. Sadece memurlar değil, devlet sanatçıları, belediye görevlileri, devlet sahne sanatçıları da bu kapsamda kurban bayramı tatili müjdesinden faydalanabilirler.

Ikramiyeler Ne Zaman Ödenecek?

AİLE, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt, “Bağkur ve SSK emeklilerine 16 Ağustos, emekli sandığı emeklilerine 17 Ağustos’ta bayram ikramiyesi ödeyeceğiz” dedi.

Kimler kurban keser yani kurban kesmek kimlere vacibdir?

1- Kurban, davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, dana, öküz, boğa] veya deveyi, Kurban bayramının ilk üç gününde, kurban niyeti ile kesmek demektir. Kurban, vacib vazifesini yerine getirerek sevaba kavuşmak için kesilir.

Mukim olan, akıllı, büluğa ermiş, hür ve Müslüman erkeğin ve kadının, ihtiyaç eşyasından fazla nisap miktarı malı veya parası varsa, Kurban bayramı için niyet ederek, belli günlerde, belli bir hayvanı kurban kesmeleri vacib olur.

Dinen karı kocadan hangisi zengin ise kurbanı o keser, ikisi zengin ise ikisi de keser, ikisi de fakir ise ikisi de kesmez. Fakir kurban kesmek zorunda değildir ama keserse çok sevap olur.

Kurban, dünyada vacib vazifesini yerine getirmiş olmak ve ahiretteki sevabına nail olmak için kesilir. Babanın, çocuğu için, çocuğun malından da kurban kesmesi gerekmez.

Deli ile bunak, çocuk hükmündedir. Büyük çocuk ve hanımdan izinsiz, onlar adına kurban kesilmez.

2- Mukim, akıl-baliğ müslümanın, ihtiyacından fazla nisap miktarı malı veya parası varsa, kurban kesmesi vacib olur. Kurban kesmenin vacib olmasında, bayramın üçüncü gününe itibar olunur.

Bayramın birinci ve ikinci günü, zengin-fakir, mukim-misafir, akıllı-deli, baygın-ayık olmaya bakılmaz. Bayramın üçüncü günü nisaba malikse, diğer şartlar da varsa kurban kesmek vacib olur.

Demek ki, bayramın ikinci günü de baliğ olmayıp, üçüncü günü büluğa erene, bayramın ilk günü fakirken üçüncü günü zengin olana, bayramın ilk günü seferiyken, üçüncü günü mukim olana, diğer şartlar da varsa, kurban kesmek vacib olur.
3- Bayramın ilk günü komada iken, üçüncü günü ayılanın, diğer şartlar da varsa, kurban kesmesi vacib olur. Bayramın ikinci günü bayılıp, üçüncü günü güneş battıktan sonra ayılan zenginin kurban kesmesi vacib olmaz.

4- Fakir bir kimse, bayramın birinci veya ikinci günü, bir kurban kesse, bayramın üçüncü günü zengin olsa, bir kurban daha kesmesi lazımdır. Çünkü üstüne vacib olmadan kesmiştir. Ancak, Bezzaziyye gibi muteber eserlerde, sonradan gelen âlimler, “Fakir, bayramın birinci günü kurban kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kurban kesmesi gerekmez” demişlerdir.

5- Üçüncü günü zengin olacağını bilenin, ilk günü kurban kesmesinde mahzur yoktur.

6- Bir zengin, bayramın birinci ve ikinci günü kurban kesmeden ölse, kurban borcu ile ölmüş olmaz.

7- Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını veya sefere çıkacağını bilen kimseye, birinci günü kurban kesmek vacib olmaz. Keserse vacib olarak eda etmiş olur.

8- Mukim iken, bayramın birinci ve ikinci günü sefere çıkanın, kurban kesmesi vacib olmaz. Daha önce kesmişse, vacib sevabı alır. Kesmemişse, sefere çıktığı için borç üzerinden düşer.

9- Mukim bir zengin, seferdeki bir vekile kurban kestirse, vacib sevabı alır.

10- Esir iken, üçüncü günü hür olanın, diğer şartlar da varsa, kurban kesmesi vacib olur. Hür iken, bayramın üçüncü günü esir olup, güneş batana kadar esir kalanın kurban kesmesi vacib olmaz.

11- Tarlasından aldığı mahsul veya tarlanın, evin, dükkanın [atölyenin, kamyonun] bir senelik kirası, ne kadar çok olursa olsun, bir yıllık ev ihtiyacını veya aylık geliri ve aldığı maaş ve ücret, aylık ihtiyacını ve kul borcunu karşılamayan kimse, imam-ı Muhammed’e göre fakirdir.

Fetva da böyledir. Şeyhayn’a göre zengin sayılır. Mülkü olan tarlanın ve bu demirbaş malların değeri, ihtiyacını karşılar ve nisabı da bulursa, bunun kirayı her alışta, bir miktar ayırıp, biriktirerek fıtra vermesi ve kurban keserek büyük sevaba kavuşması gerekir.

Böyle bir kimse, fıtra vermez ve kurban kesmezse, imam-ı Muhammed’e göre, günahtan kurtulur.

Tarlasından hiç mahsul almayan, kiraya da veremeyen kimse ve ihtiyacından fazla malı olup da, parası bulunmayan kimse, imam-ı Muhammed’e uyarak, fıtra vermez ve kurban kesmez. Verir ve keserse, ikinci ictihada göre, fıtra ve kurban sevabına kavuşur.

Aldığı kira ile güç geçinen kişi, nisaba malik ise, para biriktirip, fıtra vermeli ve kurban kesmelidir. Etin hepsini kavurma yapıp, birkaç ay et parasından biriktirip gelecek yılın fıtra ve kurban parası olarak saklamalıdır.

Böylece, fıtra ve kurban sevabından mahrum kalmamalıdır. Aile efradı çok olup güç geçinenin, kurbanın etini evinde bırakması müstehaptır. Birden çok evi olan erkeğin, nisaptan düşürecek kadar borcu yoksa, kurban kesmesi gerekir.

Newer Post

COMMENTS

WORDPRESS: 0
DISQUS: 0