Camilerde para biriktiriliyor yürekler değil

Camilerde toplanan paraların nereye gittiği, hangi dernek ya da cemaatlerin işin içinde olduğu, yardım karşılığı neden makbuz verilmediği gibi konular

Aljazaria kanalından bir hata , Türkiye’deki Körfez turizmini etkiliyor
How Online Gambling Sites Can Offer Real Cash
“Türk Ekonomisinin Temelleri Sağlam”Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın

Camilerde toplanan paraların nereye gittiği, hangi dernek ya da cemaatlerin işin içinde olduğu, yardım karşılığı neden makbuz verilmediği gibi konulardaki tartışma devam ediyor.

Yeniçağ Gazetesi yazarı Batuhan Çolak, son yazısında bu konuyu ele aldı ve bu konuda yazdığı ilk yazıya atıfla, camilerde toplanan yardım paraları ile ilgili şeffaf olunmadığı yönündeki şikayet ve eleştirileri köşesine taşıdı.

İlk yazısından sonra 50’den fazla, ‘camilerde yardım ve şeffaflık eksikliği’ ile ilgili şikayet aldığını belirten Çolak, “Konuyla ilgili olarak okuyucularımızın yaşadıkları; rant ve yolsuzluk olayları hayret verici bir noktada. Müftülüklere ve Diyanet’e yapılan şikayetlerden de herhangi bir dönüş olmadığına dikkat çekiliyor. Vatandaş bu yüzden çok rahatsız ve muzdarip durumda” yorumunu yaptı.

“Çünkü camilerde toplanan yardımların nasıl kayıt altına alındığı ve ne şekilde kullanıldığına ilişkin çok fazla bilgilendirme yapılmıyor” eleştirisi getiren Çolak, yardımlar için makbuz kesilmesi gerektiği yönündeki yasanın uygulandığını hatırlattı.

 

Çolak, kendisine gelen şikayetler ışığında, eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Cami derneklerinin statüsü de büyük bir belirsizlik içinde. Hesap vermedikleri gibi, toplanan paraları harcama yetkisi de tamamen derneğe bırakılmış.

Bir diğer konu da Diyanet’in memuru olan imamların her Cuma hutbesinde ‘Filanca Kur’an kursu için yardımlarınızı bekliyoruz’ şeklindeki çağrıları.

Peki, bu hangi Kur’an kursu, bir tarikat-cemaat bağlantısı var mı? Hocalar bu çağrıları Diyanet’e sorarak mı yapıyor? Bir de bu paralar gerçekten Kur’an kursuna mı gidiyor? Bu soruların da cevabını bulamıyoruz. Çünkü denetim yok.

Konuyla ilgili olarak, Hikmet Turansoy isimli okuyucumuzun yorumu oldukça çarpıcı; ‘Yıllar önce bir esnaf yakınım anlatmıştı, dernek başkanı geldi, benden kırtasiye faturası istedi. Kutsal görev yapıyor edası ile ‘komşu bana iki farklı tarihte, 4500 TL’lik ve 3850 TL’lik kırtasiye faturası verir misin’ dedi. ‘Aman arkadaş bu kadar kırtasiye nasıl ihtiyaç’ dedim. ‘Mal almayacağız fatura ver’ yeter dedi. ‘Vergisi’ deyince, ‘Yahu cami için’ dedi. Gelinen durum bu.’

Bir başka okuyucumuz KKTC’de ziyaret ettikleri Lala Mustafa Paşa Camisi’nde başına gelenleri anlatıyor: “KKTC Lala Mustafa Paşa Camisi’ni ziyaret ettik. Çocuklar ‘Baba müzenin parasını vermeyi unuttun’ dediler. Ben de o köşedeki amcanın bağış topladığını anlattım. Çocuklar, ‘Bağış yapmak istiyoruz’ deyince de 20 TL verdim. Ellerinde birer liralık makbuzlarla geri döndüler. Gittim ‘neden 20 TL alıp, 2 TL’lik makbuz kesiyorsunuz’ diye sorduğumda, caminin içinde yalanın/yeminin bini bir para! Allah’tan çocuklar hırsızlığı ve yapanın görevini kavrayamayacak kadar küçüktüler. Anlasalar çocuklar camilerden bile soğuyabilirdi.”

Toplanan tüm bu paralara rağmen camilerin temiz olmadığını ve havalandırmaların çalıştırılmadığını aktaran Çolak, bu durumun hastalığa davetiye çıkardığını aktardı.

Abdest alma yerlerinin bakımsız olduğuna da işaret eden Çolak, toplanan yardım paraları ile yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:

“- Özellikle Cuma günleri toplanan yardımlar hesaplandıktan sonra, toplam tutar cami girişlerine ya da bilgilendirme panolarına asılmalı,

  • Camilerde toplanan her kuruş kayıt altına alınması gerektiği için makbuz kesilmeli, vergisi verilmeli. Yardımı yapan kişi istesin veya istemesin o makbuzlar kesilmeli,

  • Namaz devam ettiği sırada kapı önlerinde “camiye yardım” bağrışlarına son verilmeli,

  • Cami derneklerinin yasal statüsü netleştirilmeli, denetim sistemi getirilmeli,

  • Camilerin temizlik ve hijyen problemlerinin giderilmesi için Diyanet müfettişleri denetimler sağlamalı,

  • Camilerde kapalı ayakkabılıklar oluşturulmalı,

  • Cami havalandırma sistemleri özellikle cemaat namazlarından iki saat önce aktif edilmeli,

  • Cami derneğinin yöneticileri para toplamak için seferber olmak yerine, cami avlusuna doluşan dilenci ve para isteyen kişileri caminin dışına çıkarmalı. Çünkü ana-baba gününe dönüyor,

  • Camilerde kadınlara ayrılan bölümler son derece bakımsız ve kenara iliştirilmiş durumda. Bunların doğru-düzgün düzenlenmesi kadınlarımızın da camilere rahat bir şekilde girebilmesinin önü açılmalı.”