Forbes'ta William Aruda tarafından kaleme alınan yazıda, sosyal medyada kalıcı ilişki kurmanın altın kuralları mercek altına alındı: Artık yüzleşmek
Forbes’ta William Aruda tarafından kaleme alınan yazıda, sosyal medyada kalıcı ilişki kurmanın altın kuralları mercek altına alındı:
Artık yüzleşmek gerek, sosyalleşme artık internet ortamına taşındı ve bu çok iyi haber. Profesyonel bazı kurumlar yakınınızda oturan insanlarla tanışmak için gerekli ortamı sağlıyorlar ancak bu sınırlı bir ortam.
İnternet sayesinde sizinle aynı zevkleri ve ilgi alanlarını paylaşan, dünyanın her köşesinden insanlarla tanışabiliyoruz. Sosyal medya ve konu bazlı topluluklar sayesinde sosyal ağımızı hızlıca geliştirmek çok kolay.
Ama her şey o kadar da olumlu değil. İnternetin çok büyük bir dezavantajı var: insanlar sadece bilgisayar ekranınızda veya telefonunuzda iki boyutlu olarak var olunca, onlarla insani seviyede bağlantı kurmak zorlaşıyor. Samimi ve anlamlı ilişkiler kurabilmek için doğru yöntemleri kullandığınızdan emin olmak fazladan çaba gerektiriyor.
İnsanlar iş hayatlarında tanıdıkları, sevdikleri ve güvendikleri meslektaşlarla çalışmak isterler. İnternet ortamında profesyonel ilişkiler kurarken, üç özelliğin kesişimine dikkat etmek gerekiyor: şeffaflık, sevilebilirlik ve güvenilirlik. Şeffaflık sayesinde insanlar sizi tanır, sevilebilirlik onların ilgisini yansıtır ve güvenilirlik sayesinde güven ortamı oluşur.
O zaman, sosyal ağ kurarken güçlü ve uzun süreli ilişkiler inşa edebilmek için bu özellikleri nasıl ortaya koyabilirsiniz?
Adım 1: Biyografinizi marka haline getirin. İnternette, LinkedIn profilinizden 160 harfle sınırlı Twitter biyografinize kadar özgeçmişinizin çok farklı çeşitleri var. Biyografilerinize insanlık katın. Sosyal medyada kendinizi tanıtmakta kullandığınız özgeçmişler, gerçek dünyada insanlarla tanışırken kullandığınız anlatımların uzun versiyonları.
Fakat, gerçek dünyada karşılıklı diyalog başlatan tanışmaların aksine, sosyal medyadaki profiliniz daha çok kendi kendine konuşmaya benziyor. Bu yüzden de, başardıklarınız ve yeteneklerinizden fazlasını içermesi gerekiyor. Sosyal medya profilinizi okuyanlar sizi merak etmeli ve daha yakından tanımak istemeliler.
Unutmayın ki, sanal dünyadaki profilinizin gerçek bir ilişki kurabilmek için daha sıkı çalışması lazım. Şeffaf olurken utangaç veya temkinli davranmayın. Doğrudan ve insani konuşun. Değerlerinizi ve bakış açınızı anlatın. Daha sevilebilir olmak için tutkularınızı ve sizi farklı kılan özelliklerinizi ekleyin – bu sizin gizli katkı maddeniz.
Şu anda yaptığınız işten ve sorumluluklarınızdan fazla detaydan bahsedin – sadece yaptığınız işten bahsetmek çok sıkıcı! LinkedIn profil özetinize özellikle dikkat edin. O biyografi büyük ihtimalle en çok okunan özgeçmişiniz olacak.
LinkedIn profilinizi yazarken ilk üç cümleye odaklanın – sizin profilinize tıklayıp hakkınızda bilgi edinmek isteyenler için en önemli bölüm. Özgeçmişinizin başlangıcının çekici olduğundan ve okuyanların “daha fazla” tuşuna basmasını sağlayacağından emin olun.
Özgeçmişinizi özgün, ikna edici ve insani yazın – bu sayede insanlar hakkınızda harika bir izlenim edinebilir ve hepimiz ilk izlenimlerin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. İnternet üzerindeki özgeçmişlerinizden gerçekten memnun olmadan önce internet üzerinden bağlantılar kurmakla uğraşmayın.
Adım 2: Aktif tartışmalara katılın. Yüz yüze profesyonel toplantılarda, en çok verim hararetli tartışmalardan alınır. Aynı durum ağ kurma dünyasının sanal versiyonunda da geçerli. Bu tartışmalara katılmak için, öncelikle tanımak istediğiniz insanları belirleyin. Daha sonra onları takibe alın veya bağlantı isteği gönderin.
Tüm yazdıklarını ve paylaştıklarını okumayı alışkanlık edinin. Sizinle benzer düşünceli profesyonel çalışanlarla konuşmalara katılabilmek için en önemli yerlerden biri LinkedIn’in gruplar bölümü. Bu gruplardan birine katıldığınızda, internet üzerinde profesyonellerden oluşan bir derneğe katılmış gibi oluyorsunuz, özel bir konuya ilgi duyan diğer insanlarla tanışıyorsunuz.
Bakış açıları ilginizi çeken veya görüşlerine saygı duyduğunuz kişilerle ilişki kurmaya çalışın. Bunu yapmak için de paylaştıkları içerikleri beğenin, yorum yapın ve kendi takipçileriniz ve arkadaşlarınızla paylaşın. Şükranınızı ve takdirinizi göstermekten hiç çekinmeyin ve bu sayede bağlantılarınızın akılları kadar kalplerini de kazanın.
Adım 3: Sosyal kanıtlar yaratın. Tanışılmak istenen biri olduğunuza insanları inandırmalısınız. İnternette bunun anlamı, başkalarının sizin hakkınızda konuşmasını sağlamak. Niyetiniz son derece iyi olsa bile, internette biraz ben-merkezli gibi görünmek çok kolay çünkü konuşmalar yüz yüze konuşmalar kadar doğal değil. Kendinizle ilgili söylediklerinizi yumuşatmak ve başkalarının görüşleri üzerinden inanılırlık yaratmak için bunlara odaklanın:
Referanslar: Referanslar ve tavsiyeler, tanınması gereken biri olduğunuzu anlatmak açısından çok önemli. LinkedIn’de mevcut işiniz için en az iki ve eski işleriniz için en az bir tavsiye edinin. Uzmanlık alanınızla ilgili medya yayınlarına yorum ve demeç vermeye çalışın. Ve unutmayın, referansınızı veren kişi, referansın kendisi kadar önemlidir. Alanınızda önde gelen isimlerden tavsiye yazıları almaya çalışın.
Sosyal davranışlar: İnternette içerik yayınlayacağınız zaman, ideal takipçilerinize yönelik ve yorum gelmesini sağlayacak kelimeleri seçin. İster LinkedIn’e yazılan bir blog yazısı olsun, Youtube videosu olsun veya SlideShare’e yüklenecek bir sunum olsun, içeriği yaratırken harcadığınız süreyi ikiyle çarpın ve elde edilen sonucun görünür ve etkileşim yaratıcı olduğundan emin olun.
İçeriğiniz ne kadar “yapışkan” olursa, o kadar çok insan sizin marka topluluğunuzun parçası olacaktır. Ve her zaman sağladığınız içeriğe tepki verenlere teşekkür edin. Bu sayede de yeni ilişkiler kuracaksınız.
İnternette gerçek ilişkiler kurabilmek için diğer tüyolar:
LinkedIn üzerinden bağlantı kurarken, yollanan standart mesajı değiştirin, daha kişisel hale getirin.
Video kullanın. Video bütünsel iletişim sağladığı için elinizdeki en iyi araç. Videolu bir özgeçmiş ile daha sağlam bir ilişki kurabilirsiniz ve toplantılar için e-mail veya telefon yerine Zoom, Skype veya Google Hangouts kullanarak çok daha insani seviyede görüşmeler yapabilirsiniz.
Sürekli bağlantıda kalmak için zaman yaratın. Dijital ilişkiler gerçek dünyadaki kadar besleme gerektirir. Her gün yapacağınız işler listesine bağlantılarınızı kuvvetli tutmak için gerekli olanları ekleyin.
Farkında olun ve teşekkür edin. Sanal dünyada bile olsa, basit bir teşekkür ilişki kurma konusunda son derece faydalı. LinkedIn’in Kudos özelliği bunun için iyi bir başlangıç.
Gerçeği sanal hale getirin. Gerçek dünyadaki bağlantılarınızı İnternet ortamına taşıyın. LinkedIn’de herkesi ekleyin – ve mesleğinize dair tüm profesyonel ilişkileri oradan yürütün. Sanal dünyaya gerçek dünyadan tamamen ayrı gibi davranmayın. Bu sayede, mesleğinize dair bir etkinlikte tanıştığınız kişiyle, birebir görüşmeler haricinde de iletişim halinde kalabilirsiniz.
Sanal dünyada insanlarla derin köklü bağlantılar kurmak daha zor ancak imkansız değil. Bunu başarmak için tüm etkileşimlere kalbinizi de katın ve arayı açmayın.